İnsanlar neden evlenir? Kurumsal anlamıyla evlilik yeni nesillerin doğması, hem maddi hem manevi anlamda sağlıklı ve yeterli bir ortamda büyüyebilmesi için teşvik edilen bir kurumdur. Fakat sistem evlilere kolaylık tanımaz; evli olmayanlara zorluk çıkarır.

İnsanların cinsel ve duygusal manada ilişki kurmasının tarihi elbette ki çağlar öncesine dayanıyor. Peki acaba bu iki ilişkinin aynı kişiyle kurulması müessesi, bir diğer ifadesiyle bugün anladığımız anlamıyla evlilik acaba o kadar eski mi? Esasen değil. Evlenmek için aşık olmanın bir önkoşul olduğu, insanların evlenecekleri kişiyi kendilerinin seçmesi oldukça yeni. Bizim topraklarımız için düşündüğümüzde aslında 2 nesil öncesine kadar kişilerin eşlerini kendilerinin seçmediğini/seçemediğini, bu seçimlerin aileler tarafından yapıldığını görmek mümkün.

Evlilik ekonomik bağların güçlendirilmesi midir?

Sosyolojide grup içi evlenme (endogami) olarak adlandırılan evlilik türü yaşadığımız topraklarda tarihsel olarak ve halihazırda yaygın uygulanan evlilik biçimidir. Bu evlilik türünde evlenecek kişi eşini kendi grubundan; aynı din, aynı ulus ya da sosyal sınıftan seçer. Bu evlilik biçimiyle, grubun düzen ve statüsünün korunması hedeflenmektedir. Hal böyleyken dengi dengine olmayan davulların evlenmesi, endogami türünün dışına çıkılması hep imkansız aşkların masallarına malzeme çıkarır. Esas olan uygun çiftlerin bir araya getirilmesi ile sosyal ve ekonomik bağların güçlendirilmesidir.

İnsanlar neden evlenir? Kurumsal anlamıyla evlilik yeni nesillerin doğması, hem maddi hem manevi anlamda sağlıklı ve yeterli bir ortamda büyüyebilmesi için teşvik edilen bir kurumdur. Fakat sistem evlilere kolaylık tanımaz; evli olmayanlara zorluk çıkarır. Örneğin 20 yıldır birlikte yaşadığınız, 2 müşterek çocuğunuz olan erkek arkadaşınız yoğun bakımdaysa ve 1 kişiyle görüşme hakkı varsa; evli olmadığınız için bu hakkı siz değil annesi (veya birinci derece bir başka yakını) kullanır. Aynı şekilde miras hakkı elde edemezsiniz. Yurtdışında yaşamaya karar verseniz oturma izninden/çalışma izninden faydalanamazsınız. Hapishaneye düşse ziyaret edemezsiniz. (Arkadaş sıfatıyla edebilirsiniz fakat evliler için bu hak 1 eş ve 1 arkadaş olarak uygulanır, her şekilde evli olmayan dezavantajlı konumda.) Evlilik içinde doğan çocuğun babası otomatikman kocadır, fakat evli olunmayan senaryoda soy bağının kurulması için babanın çocuğu tanıması gerekir. Tanımazsa bir de dava açarsınız.

Evli insan yetişkin sayılır.

Sistem ayrıca evlenmeyi bir büyüme sebebi, bir olgunlaşma aracı olarak görür. Türk Medeni Kanunu’nda erginlik 18 yaşın doldurulmasıyla başlar. (TMK 11) Fakat yine aynı madde der ki; evlenme kişiyi ergin kılar. Yani ergin (yetişkin) olmanız için ya 18 yaşında olmanız ya da evlenmeniz gerekir. Evlenme yaşı madde 124’te 17 olarak belirlenmiştir. Erkek veya kadın 17 yaşını doldurmadıkça evlenemez. Fakat, hâkim olağanüstü durumlarda ve pek önemli bir sebeple 16 yaşını doldurmuş olan erkek veya kadının evlenmesine izin verebilir. Dolayısıyla 16 yaşında evlenmek de mümkündür. Sonuç olarak 16 yaşında ve bekarsanız ergin olamazsınız, fakat 16 yaşında ve evli olarak ergin olmanız mümkün.

Evlenmenin büyüme alameti olduğu bir başka düzenlemeyi evlat edinmede görürüz. Evli olmayan kişi 30 yaşını doldurmuşsa evlat edinebilir. (TMK 307) Oysa evli çiftlerin evlat edinmeleri için 5 yıldan beri evli olmaları yeterlidir. (TMK 306) Yukarıdaki senaryodan devam edelim, 16 yaşında evlenmiş, 5 yıldan beri evli olan, 21 yaşındaki bir kadınsanız evlat edinebilirsiniz. Fakat 29 yaşında ve bekarsanız evlat edinemezsiniz. Bu düzenlemede bariz şekilde eksik olan 30 yaşından küçük bekarların evlat edinebilmesi değil, evli çiftlere evlat edinme konusunda yaş haddi düzenlemesinin tutarlı şekilde yapılmamış olmasıdır.

Evlilik bir kurumdur. Her kurum için olduğu gibi bir takım sosyal faydalar sebebiyle var edilmiş ve ayakta tutulmaktadır. Bu sosyal faydaların kime faydalı olduğunun iyi anlaşılması gerekir. Evlilik hukuki anlamda bir kontrattan ibaret olup yüklenen tüm diğer duygusal anlamlar birer sübjektif varsayımdan ibarettir. Baharla birlikte evlilik kararları/düğün hazırlıkları artacak ve bunu bir “sosyal başarı” olarak görenlerin aşırılıklarına maruz kalacaklara şimdiden kolaylıklar dilerim.

Bu yazı ilk olarak 04.03.2018 tarihinde www.necibe.com sitesinde yayınlanmıştır.